TRH-2010 Yaşam Tablosu Nedir? Tazminat Hesaplamalarındaki Önemi
1. TRH-2010 Yaşam Tablosu Nedir?
TRH-2010 Yaşam Tablosu, Türkiye’deki bireylerin yaş ve cinsiyetlerine göre ortalama ne kadar daha yaşamaları beklendiğini gösteren kapsamlı bir istatistiksel araçtır. Daha açık bir ifadeyle, insanların hayat süresi beklentilerini hesaplamak ve farklı alanlarda kullanmak için geliştirilen bir rehberdir. Özellikle sigorta şirketleri, mahkemeler ve tazminat hesaplama süreçlerinde bu tablo büyük önem taşır ve güvenilir bir referans olarak kabul edilir.
Bir örnek vermek gerekirse, bir trafik kazasında bir kişi hayatını kaybettiğinde, geride kalanların destekten yoksun kalma tazminatı ya da kazada yaralanan bir kişinin sürekli iş göremezlik tazminatı hesaplanırken, “Bu kişi ortalama olarak kaç yıl daha yaşardı?” sorusunun yanıtı bu tablo üzerinden belirlenir. TRH-2010 Yaşam Tablosu, bilimsel verilere dayalı olarak hazırlanmış olması sayesinde bu tür hesaplamalara tarafsız ve objektif bir temel sağlar. Böylece adaletli tazminat miktarları hesaplanabilir.
2. Tazminat Hesaplamalarında Yaşam Tablolarının Rolü
Tazminat hesaplamalarında yaşam tabloları, zarar gören kişinin ya da vefat eden destekçinin yaşam beklentisini hesaplamak için kritik bir araçtır. Özellikle destekten yoksun kalma tazminatı gibi durumlarda, mağdur kişilerin ekonomik kayıplarını belirlemek için yaşam tablolarından yararlanılır. Yaşam tabloları, bireylerin yaşadıkları coğrafi bölge, yaşam koşulları ve demografik özelliklere göre yaşam beklentisini objektif bir şekilde değerlendirmeyi sağlar. Bu tablolar, hesaplamalarda standartlaştırmayı mümkün kılar.
3. TRH-2010’un Tazminat Hesaplamalarındaki Önemi
TRH-2010, zarar gören tarafların haklarını koruma açısından kritik bir rol oynar. Mahkemelerde, karmaşık hesaplamaların daha hızlı ve hatasız şekilde yapılmasını mümkün kılar. Örneğin, destekten yoksun kalma tazminatlarında, vefat eden kişinin yaşam beklentisi bu tabloya göre belirlenir ve zarar gören kişilerin ekonomik kayıpları hassas bir biçimde hesaplanabilir. Eski PMF 1931 tablosuna göre daha güncel ve Türkiye’ye özgün verilerle hazırlanmış olan TRH-2010, özellikle demografik yapıyı yansıtma konusunda daha etkin bir aracı temsil eder.
Yargıtay kararları da TRH-2010’un önemini destekler niteliktedir. Örneğin, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 06/12/2022 tarihli ve 2021/575 E., 2022/1660 K. sayılı kararında bu husus vurgulanmıştır:
“29. Bu tespitten sonra incelenmesi gereken husus, Bölge Adliye Mahkemesinin TRH 2010 tablosunu esas alarak karar vermesinin yerinde olup olmadığıdır.
- Gerçek zarar hesabı özü itibarıyla varsayımlara dayalı bir hesaplama olması nedeniyle gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu kapsamda olmak üzere zarar ve tazminata doğrudan etkili olan ölen ya da bedensel zarara uğrayanın gerçek kazancı, bakiye ömrü, iş görebilirlik çağı, iş göremezlik ve karşılık kusur oranları, destek görenlerin bakiye ömrü ve gelirden alacakları pay oranları, kız çocuklarının muhtemel evlenme yaşı, eşin evlenme olasılığı gibi unsurlar gözetilerek hesaplama yapılmaktadır. Bu bağlamda gerçek zararın ne kadar süre için hesaplanacağı önem taşır ve bedensel zararlarda zarar görenin yaşam süresi tazminat hesabının temel taşlarından birini teşkil etmektedir.
- Zarar görenin gerçek zararının tespitinde esas alınacak muhtemel bakiye yaşam süresinin belirlenmesinde bazı hayat (yaşam) tabloları kullanılmaktadır. Yaşam tabloları hayatta kalma ve ölüm istatistiklerinden elde edilen sonuçların değerlendirilmesi suretiyle her bir yaşta bir yıl içinde kaç kişinin hayatta kalacağının ve kaç kişinin öleceğinin ve muhtemel yaşam sürelerinin öngörüldüğü tablolardır.
- Ülkemizde uzun yıllar 1931 tarihli PMF (Population Mesculine et Fèminine) adı verilen Fransa nüfus verisinden oluşturulan ve cinsiyet ayrımı olmayan Fransız Yaşam Tablosu kullanılmışken daha sonra Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesinin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” kadın ve erkekler için ayrı ayrı hazırlanmıştır.
- Yaşam sürelerinin tespitinde kullanılan tablolar arasında farklılık bulunması tazminat miktarını önemli ölçüde etkilemektedir. Şöyle ki; PMF 1931 yaşam tablosu cinsiyet ayırımı gözetmeyen bir tablo olup, kadın-erkek ayrımı yapılmamıştır. Bu tabloda yeni doğan bir insanın ömrü ortalama 56,64 olarak kabul edilmiştir. Oysa TRH 2010 yaşam tablosunda çok yerinde olarak kadın ve erkekler için ikili bir ayrıma gidilmiştir. TRH 2010 yaşam tablosunda yeni doğan bir insanın ömrü kadınlarda 78,02 erkeklerde ise 71,93 olarak belirlenmiştir. Her iki tablo karşılaştırıldığında başlangıçta yaşam süreleri arasında 15 ilâ 22 yıl arasında değişen sürelerde farklar doğmakta, orta yaşlarda yaşam süreleri birbirine yaklaşmakla birlikte sonuç olarak muhtemel yaşam ve bakiye ömür sürelerinin PMF 1931 tablosunda daha az, TRH 2010 tablosunda daha fazla olduğu anlaşılmaktadır.
- Hukuk Genel Kurulunda da hangi yaşam tablosunun esas alınması gerektiği yönündeki uyuşmazlık tartışılmış ve gerçek zarar hesabının özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesaplama olması nedeniyle gerçeğe en yakın verilerin kullanılması gerekliliği karşısında bakiye ömür süresinin belirlenmesinde ülkemize özgü ve güncel verileri içeren TRH 2010 yaşam tablosunun esas alınması gerektiği sonucuna varılmıştır (Hukuk Genel Kurulunun 02.12.2021 tarihli, 2017/(21)10-1179 E., 2021/1563 K. ve 21.12.2021 tarihli 2018/10-1027 E., 2021/1708 K. sayılı kararları).
- Hâl böyle olunca; gerekçesi hatalı olmakla birlikte vardığı sonuç itibarıyla TRH 2010 tablosunu esas alması yönünden direnme kararı haklı ve yerindedir.
- Ne var ki davalılar vekilinin sair itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerekir.
- SONUÇ:
Açıklanan değişik gerekçe ve nedenlerle;
Direnme uygun olduğundan, davalılar … ve …Beton İnş. Maden. San. ve Tic. A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 06.12.2022 tarihinde oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.”
Ayrıca, bu tablo sigorta poliçelerinde daha adil prim hesaplamaları yapılmasını mümkün kılar. Poliçe sahibi bireylerin gerçek risk düzeyleri üzerine kurulu hesaplamalar, hem sigortacıların hem de sigortalıların çıkarlarını dengede tutar. Son olarak, TRH-2010 yaşam tablosu sürekli güncellenerek yeni demografik verilere uyum sağlamaya devam etmektedir.
Sonuç ve Değerlendirme
TRH-2010 Yaşam Tablosu, Türkiye’de hem sigorta hem de hukuk alanında önemli bir yer tutan, bilimsel temellere dayalı bir hesaplama aracıdır. Bu tablo ile tazminat davalarında hak sahiplerinin zararları daha adil ve standart bir şekilde telafi edilebilmektedir. Aynı zamanda mahkemeler ve sigorta şirketleri arasında tutarlılık sağlanmasına katkıda bulunur.
Bu tabloyu diğerlerinden ayıran en önemli özelliklerinden biri, Türkiye’ye özgün demografik verilerden beslenmesidir. Gerek trafik kazalarından kaynaklanan tazminatlar gerekse iş kazaları gibi olaylarda, TRH-2010 tablosu temel alınarak hesaplanan tazminatlar şeffaf ve bilimsel bir altyapıya oturtulur.
Yargıtay’ın çeşitli kararlarında, bu tablonun eski PMF 1931 tablosuna göre daha güncel ve gerçekçi olduğu ifade edilmiştir. Bu da hem bireylerin hak kayıplarının önlenmesine hem de tazminat hesaplamalarının daha doğru bir şekilde yapılmasına olanak tanımaktadır.