Erva Hukuk & Danışmanlık'ta Sorunsuz Çözümler
Search
Close this search box.

Sıkça Sorulan Sorular

S.S.S

Araç Değer Kaybı Nedir?

Araç değer kaybı, bir aracın kaza veya hasar sonrasında piyasadaki ikinci el satış değerinde meydana gelen düşüşü ifade eder.  Bu düşüş aracın tamir edilip kullanıma uygun hale getirilmesine rağmen, kaza geçmişi nedeniyle alıcıların araca olan güveninin azalmasından kaynaklanır. Bu bağlamda değer kaybı, aracın yaşı, kilometresi, hasarın boyutu ve aracın piyasa koşulları gibi birçok faktörden etkilenir. Özellikle, orijinal parçaların değiştirilmesi, boya işlemleri veya aracın yapısal bütünlüğünde oluşan hasarlar, değer kaybını artırabilir. Bu nedenle araç sahipleri, sigorta şirketleri veya karşı tarafın sorumluluk sigortası üzerinden araç değer kaybı talebinde bulunabilirler. Daha detaylı bilgi için araç değer kaybı sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Araç değer kaybı başvurusu yaparken, öncelikle kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu, aracın ruhsat fotokopisi, hasar fotoğrafları, kimlik bilgileri ve banka hesap bilgileri gibi belgeleri hazırlamanız gerekir. Ardından belgelerinizi tamamladıktan sonra, kazada kusurlu olan tarafın sigorta şirketine yazılı olarak başvurmalı ve talep ettiğiniz değer kaybını detaylı şekilde belirtmelisiniz. Böylece sigorta şirketinin başvurunuza 15 gün içinde yazılı olarak cevap vermesi gerekir. Aksi halde  araç değer kaybı başvurusunda bulunamayabilirsiniz.  Bu süre sonunda talebiniz reddedilir veya bir ödeme yapılmazsa, Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru hakkınız bulunur. Bu komisyon, başvurunuzu en geç 4 ay içinde değerlendirip karar verir. Eğer bu süreçten de olumlu bir sonuç alamazsanız ya da doğrudan yargı yolunu tercih ederseniz, Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açabilirsiniz. Konu hakkında detaylı bilgi edinmek için ”araç değer kaybı nasıl yapılır?” içeriğini inceleyebilirsiniz.

Araç değer kaybı dilekçesi yazarken, taleplerinizin kabul edilmesi ve sürecin sorunsuz ilerlemesi için bazı önemli noktalara dikkat etmeniz gerekmektedir. Bu nedenle ilk olarak, dilekçenizin resmi bir üslup taşıması ve net bir şekilde yazılmış olması gerekir. Bunun yanı sıra dilekçede, kazanın tarihi, yeri ve oluş şekli gibi olayla ilgili tüm ayrıntılar açık ve doğru şekilde belirtilmelidir. Ayrıca, kazanın ardından aracınızda meydana gelen hasarın boyutu, yapılan onarım işlemleri ve bu hasarın ikinci el piyasa değerine olan etkisi hakkındaki bilgilere yer verilmeli. Bunun yanı sıra Dilekçenize mutlaka kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu, hasar fotoğrafları, ruhsat fotokopisi ve kimlik bilgileri gibi gerekli belgelere de yer verilmeli. Böylece başarılı bir dilekçe yazabilirsiniz. Konu hakkında detaylı bilgi edinmek istiyorsanız, araç değer kaybı dilekçesi örneklerini inceleyebilirsiniz. 

Araç değer kaybı konusunda araç sahipleri genellikle birçok soru merak etmektedir. Bu bağlamda en sık merak edilen sorulardan biri de, araç değer kaybı talebinde bulunabilmek için hangi koşulların gerektiğidir. Bu noktada, özellikle kazadaki kusur oranı büyük önem taşıdığını söyleyebiliriz. Ayrıca araç sahipleri ayrıca, araç değer kaybı hesaplamasının nasıl yapıldığını ve ne kadar tazminat alabileceklerini öğrenmek isterler. Bunun içinde sigorta şirketinin yapacağı değerlendirmenin önemli olduğu söyleyebiliriz. Bu ve bu gibi birçok sorunun cevabı için araç değer kaybı tazminatı hakkında bilmeniz gerekenler sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Araç değer kaybı talebiniz reddedilirse ilk olarak, sigorta şirketinden talebinizin reddedilme gerekçesini yazılı olarak talep edin ve bu gerekçeyi dikkatlice inceleyin. Eğer sigorta şirketinin kararı hatalı ya da hukuka aykırı ise, Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru yapabilirsiniz. Ayrıca Sürecin karmaşıklığı nedeniyle, bir avukattan destek almak hem zaman kaybının önlenmesi hem de haklarınızı en iyi şekilde savunulması açısından oldukça iyidir. 

Araç değer kaybı davasında zamanaşımı süresi, hak kaybına uğramamak için dikkat edilmesi gereken kritik bir konudur. Bu sebeple Türk Borçlar Kanunu’na göre araç değer kaybı talebi, kazanın gerçekleştiği tarihten itibaren 2 yıl içinde yapılmalıdır. Ancak bu süre, zararın ve sorumlu kişinin daha sonra öğrenilmesi durumunda, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar ve her hâlükârda kaza tarihinden itibaren 10 yılı aşmamalıdır. Bu nedenle, değer kaybı talebini mümkün olan en kısa sürede yapmak, hukuki süreçte herhangi bir hak kaybı yaşanmaması açısından önemlidir. 

Değer kaybı tazminatını, trafik kazasında kusurlu olmayan veya daha az kusurlu olan taraf talep edebilir. Bu sebeple  Araç değer kaybı tazminatı talep edebilmek için aracın kazada onarılabilir bir hasar almış olması ve perte çıkmamış olması gereklidir. Ayrıca, kazaya karışan tarafın zorunlu trafik sigortası poliçesi bulunması da önemlidir. Bu şartları karşılayan herkes değer kaybı tazminatı talep edebilir. Konu hakkında gerekli bilgi için  araç değer kaybı saysaını inceleyebilirsiniz.

Değer kaybı için sigorta şirketine başvuru süreci, kazanın ardından oluşan maddi zararların tazmini için izlenmesi gereken bir prosedürdür.  Bu prosedür,  ilk olarak kazanın ardından hazırlanan kaza tespit tutanağı ve aracın hasar durumunu gösteren ekspertiz raporu gibi belgeler ışığında gerçekleştirilmeli. Daha sonra, aracın değer kaybını talep etmek için kazada kusurlu olan tarafın trafik sigortasını sağlayan sigorta şirketine yazılı bir dilekçe ile başvuru yapılmalı. Bu dilekçede, kazanın tarihi, oluş şekli, araçta meydana gelen hasarın boyutu ve talep edilen tazminat miktarı gibi belgeler, açıkça bildirilmeli. Böylelikle süreç sorunsuz ve hızlı bir şekilde ilerler.

Araç değer kaybı başvurusu yapabilmek için bazı belgelerin eksiksiz şekilde hazırlanması gerekmektedir. Bunun için kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu, ruhsat fotokopisi ve sürücünün kimlik fotokopisine yer verilmelidir. Bunun yanı sıra hasar fotoğraflarına, onarım faturasına ve başvuru dilekçesine de yer verilmel. Bu hakkında bilgi edinmek için “araç değer kaydı nasıl yapılır?” sayfasını ziyaret ediniz. 

Değer kaybı hesaplamasında bir aracın ikinci el piyasasında yaşadığı değer düşüşü, çeşitli faktörler dikkate alınarak belirlenir. Öncelikle, aracın yaşı ve kilometresi önemli bir rol oynar. Çünkü daha eski ve yüksek kilometreye sahip araçlarda değer kaybı genellikle daha düşük hesaplanır. Aynı zamanda da aracın markası ve modeli, piyasa değeri üzerinde etkili olduğundan hesaplamalarda dikkate alınır. Kazanın büyüklüğü ve araç üzerindeki hasarın boyutu gibi unsurlarda dikkate alınmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi için araç değer kaybı sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Kusurlu taraf, genel olarak araç değer kaybı talep edemez. Çünkü trafik kazalarında değer kaybı tazminatı, mağduriyet yaşayan, yani kazada kusurlu olmayan veya daha az kusurlu olan tarafa ödenir. Bu nedenle Türk Borçlar Kanunu ve ilgili sigorta mevzuatına göre, zarar gören tarafın tazmini esastır. Ancak, kazada müteselsil kusur durumunun söz konusu olduğu, yani her iki tarafın da kusurunun bulunduğu bir senaryoda, kusur oranına bağlı olarak kısmi bir talepte bulunulması mümkün olabilir. Örneğin, kazada yüzde 30 kusurlu olan bir kişi, değer kaybı tazminatının yüzde 70’ini talep etme hakkına sahip olabilir. Bununla birlikte, tamamen kusurlu olan bir sürücü, kazaya bağlı araç değer kaybı için ne karşı tarafın sigorta şirketinden ne de karşı taraftan herhangi bir talepte bulunamaz. Eğer kusurlu taraf, üçüncü şahıslar ya da başka bir özel durum nedeniyle bir mağduriyet yaşamışsa, istisnai durumlar değerlendirilerek özel yargı süreçleri işletilebilir. Ancak bu gibi durumlar oldukça nadirdir ve hukuki süreçler profesyonel destek gerektirir. Bu nedenle, değer kaybı talebi konusunda kusur oranının dikkatlice değerlendirilmesi ve hukuki çerçevede hareket edilmesi önemlidir.

Değer kaybı ve hasar kaydı, araçların kaza sonrası durumlarını ifade eden farklı kavramlardır ve genellikle karıştırılır. Bu nedenle Değer kaybı, bir trafik kazası sonrasında aracın ikinci el piyasasındaki değerinde meydana gelen düşüşü ifade ederken, Hasar kaydı ise aracın geçmişinde yaşanan kazalar sonucu yapılan onarımlar için sigorta şirketi tarafından karşılanan masrafların kayıt altına alınmasıdır.

Araç değer kaybı, zorunlu trafik sigortası kapsamında teminat altına alınan bir durumdur. Fakat bu kapsam, yalnızca kazada kusurlu olmayan veya daha az kusurlu olan taraf için geçerlidir. O yüzden, Zorunlu trafik sigortası, kazaya sebebiyet veren kusurlu tarafın neden olduğu maddi zararları karşılamak için düzenlenmiştir ve bu kapsamda mağdur tarafın araç değer kaybı tazminatı talep etme hakkı bulunmaktadır. Böylelikle Sigorta şirketleri, bu talep doğrultusunda aracın kaza öncesi ve sonrası piyasa değerini hesaplayarak, meydana gelen değer kaybını tazmin eder.

İkinci el araç piyasasında değer kaybı, bir aracın kazaya karıştığına dair geçmişine bağlı olarak piyasa değerinde oluşan düşüş olarak görülür ve bu durum alıcıların araç tercihlerini doğrudan etkiler. Bu sebeple kazaya karışmış bir araç, onarılmış ve kullanıma tamamen uygun hale getirilmiş olsa bile, alıcılar tarafından genellikle daha düşük bir fiyata değer biçilir. Bu durum, özellikle aracın yapısal hasar gördüğü, orijinal parçalarının değiştirildiği veya boya işlemleri yapıldığı durumlarda daha belirgin hale gelir. Böylelikle ikinci el piyasasında kazaya karışmamış araçlar daha yüksek talep görürken, kazalı araçlar daha düşük fiyatlarla el değiştirebilir. 

Araç değer kaybı için arabuluculuk süreci, taraflar arasında yaşanan uyuşmazlıkların mahkemeye taşınmadan çözülmesini amaçlayan hızlı ve ekonomik bir yöntemdir. Bu süreçte, kazaya karışan taraflar veya sigorta şirketi arasında uzlaşma sağlanması hedeflenir. O yüzden süreç, taraflardan birinin yetkili arabuluculuk merkezine başvurmasıyla başlar ve tarafların bir araya gelerek, sorunun tarafsız bir şekilde görüşmesiyle devam eder.

Yurt dışında yapılan trafik kazalarında araç değer kaybı talebi, kazanın gerçekleştiği ülkenin trafik yasalarına ve sigorta mevzuatına bağlı olduğundan, bu konuda belirli bir standart bulunmamaktadır. O yüzden kesin ve net bir şey söylemek yanlış olacaktır. 

Araç değer kaybı talebi, kasko priminizi doğrudan etkilemez. Çünkü kasko sigortası, aracınızın kendi hasarlarını karşılamak için düzenlenirken araç değer kaybı talebi, kusurlu tarafın trafik sigortası kapsamında karşılanan bir tazminat türüdür. Bu bağlamda da değer kaybı talebi, zorunlu trafik sigortası üzerinden yürütüldüğü için, kasko poliçenizin primleri bu talepten etkilenmez.  Ancak, kaza sonrasında kasko sigortanızı kullanarak aracınızın onarımını gerçekleştirdiyseniz, bu durum kasko hasar kaydına işlenir ve bir sonraki yenileme döneminde “hasarsızlık indirimi” gibi avantajlarınızı kaybetmenize neden olabilir. Bu durumda kasko priminizin yükselmesine yol açabilir.

Pert araçlarda değer kaybı talebi genellikle mümkün değildir. Bunun temel sebebi de Pert araçların, kazadan sonra tamir edilemeyecek kadar ağır hasar almış veya onarımı ekonomik olarak mantıksız görülen araçlar olmasıdır. Bu durumda da, pert araçlar için değer kaybı talebi yerine, aracın piyasa değeri üzerinden ödeme yapılır. Bu noktada daha detaylı bilgi için pert araç farkı tazminatı içeriğini inceleyebilirsiniz.

Araç kiralama şirketleri, kazaya karışan kiralık araçlarının değer kaybı nedeniyle tazminat talep etme hakkına sahiptir. Bu nedenle de  kazanın ardından düzenlenen kaza tespit tutanağı için ekspertiz raporu, hasar fotoğrafları ve onarım faturaları gibi belgelerin eksiksiz şekilde hazırlanması önemlidir.Ayrıca, ticari araçların değer kaybı hesaplamasında, aracın marka ve modeli, kilometresi, yaşına ek olarak, ticari kullanımdan kaynaklanan yıpranma payı da dikkate alınmalıdır. Bu nedenle taleplerin etkin şekilde yürütülebilmesi için profesyonel hukuki destek alınması tavsiye edilir.

Değer Kaybı Talebi Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru yaparken,  öncelikle sigorta şirketine yazılı başvuruda bulunulmalı ve şirketin bu başvuruya 15 gün içinde olumlu bir yanıt vermemesi ya da talebi reddetmesi gerekmektedir. Komisyona başvururken, dilekçe ile birlikte kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu, hasar fotoğrafları, sigorta şirketine yapılan başvuru belgeleri, sigorta şirketinden alınan ret yanıtı (veya yanıt alınmadığını gösteren deliller) gibi belgeler sunulmalıdır. Sunulacak olan belgeler direkt olarak,  Sigorta Tahkim Komisyonunun  internet sitesi üzerinden online olarak yapılabileceği gibi, fiziki olarak da teslim edilebilir. 

Araç değer kaybı davalarında ekspertiz raporu, araçta meydana gelen hasarın boyutunun ve bu hasarın ikinci el piyasa değerine etkisinin objektif bir şekilde tespit edilmesi için kritik öneme sahiptir. Bu rapor, aracın kaza öncesi ve sonrası durumu hakkında teknik detaylar sunarak mahkeme ya da sigorta şirketine somut deliller sağlar. Ayrıca aracın marka, model, yaş, kilometre gibi özelliklerini değerlendirir ve hasarın onarım yöntemlerini, kullanılan parçaların orijinalliğini ve yapılan işlemlerin araç değerine olan etkisini ayrıntılı olarak ortaya koyar. Bu sebeple araç değer kaybı davalarında ekspertiz raporu çok önemlidir. 

Araç değer kaybı ve trafik cezaları arasında dolaylı bir ilişki bulunmaktadır. Bu ilişki  genellikle trafik kazalarındaki kusur tespitine dayanır. Örneğin, kazaya neden olan sürücünün hız limitini aşması, trafik ışığını ihlal etmesi veya alkollü araç kullanması gibi ihlaller, trafik cezası ile birlikte kazadaki kusur oranını artırır. Bu durumda, kusurlu tarafın sigorta şirketi, mağdur tarafa araç değer kaybını tazmin etmekle yükümlü hale gelir. Böylelikle  trafik cezaları, araç değer kaybı tazminatı süreçlerinde önemli bir delil haline gelir

Araç değer kaybı tazminatını genellikle zorunlu trafik sigortası karşılar. çünkü zorunlu trafik sigortası, kazaya sebebiyet veren kusurlu tarafın, üçüncü kişilere verdiği maddi zararları karşılamak amacıyla düzenlenmiştir. Bu kapsamda, kazada mağdur olan tarafın aracında meydana gelen değer kaybı, sigorta poliçesinin teminatları dahilinde tazmin edilir. Fakat bu durum, yalnızca kazada kusurlu olmayan ya da daha az kusurlu olan taraf için geçerlidir. Konu hakkında kapsamlı bilgi için Değer Kaybı Talebi Sigorta Tahkim Komisyonuna Nasıl Başvurulur? içeriğini inceleyebilirsiniz.

Araç değer kaybı tazminatı alırken araç sahipleri çeşitli problemlerle karşılaşabilir. Bu problemlerin başında da, sigorta şirketlerinin talebi reddetmesi veya eksik ödeme yapması gelmektedir. Bahsi geçen durumun yaşanması ise aracın yaşı veya kilometresi gibi kriterlerin yanlış yorumlanması olarak meydana gelir. Ayrıca başvuru için gerekli belgelerin eksik veya hatalı olması da bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sorunun yaşanmaması içinde  kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu ve hasar fotoğrafları gibi belgelerin tam ve doğru olması gerekir.

Araç değer kaybı davalarında tanık beyanları, kazanın oluş şekli, tarafların kusur durumu ve hasarın etkilerinin belirlenmesinde önemli bir rol oynadığından, mahkemeye veya tahkim komisyonuna ek  olarak sunulmalı.  Örneğin, kazaya karışan araçların hız durumu, trafik kurallarına uyulup uyulmadığı veya hasarın büyüklüğü gibi konularda tanıkların gözlemleri, olayın doğru şekilde anlaşılmasını sağlayabilir. Ayrıca, araç sahibinin, kazadan sonra aracın piyasa değerinde meydana gelen düşüşle ilgili iddialarını desteklemek için tanık beyanlarına başvurması, taleplerinin güçlenmesine katkı sağlar. Bu sebeple de  araç değer kaybı davalarında tanık beyanları, doğru ve güvenilir delillerle desteklendiğinde, emin olmalısınız.

Araç değer kaybı talebi ile adli tıp raporu arasındaki ilişki, özellikle kazanın oluş şeklinin ve kusur oranlarının tartışmalı olduğu durumlarda önem kazanmaktadır. Çünkü adli tıp raporu, kazanın fiziksel etkilerini ve tarafların hareketlerinin teknik analizini yaparak, kazanın oluş şekliyle ilgili bilimsel veriler sunar.  Bu rapor, özellikle kazanın şiddeti, çarpışma açısı ve araçların hızları gibi detayları belirleyerek, kusur oranlarının daha net şekilde ortaya çıkmasını sağlar. Aynı zamanda da , adli tıp raporu kazada meydana gelen hasarın şiddetini ve onarımın aracın değerine nasıl etki ettiğini analiz etmek için de kullanılabilir. Böylece adli tıp raporu, araç değer kaybı talebinin hukuki ve teknik dayanaklarla desteklenmesinde oldukça etkilidir.

Kasko poliçesi genellikle araç değer kaybını kapsamasa da, bazı sigorta şirketleri tarafından sunulan özel teminatlarla bu güvence sağlanabilir. Bu doğrultuda Standart kasko poliçesi, kazaya uğrayan aracın onarım masraflarını ve belirli maddi zararlarını karşılamayı amaçlar iken, kaza sonrasında aracın ikinci el piyasa değerinde meydana gelen düşüş, yani değer kaybı, genellikle teminat kapsamında değildir. O yüzden, araç sahipleri, kasko poliçelerini yaptırırken bu durumu göz önünde bulundurmalı ve ihtiyaçlarına uygun ek teminatlar talep etmelidir. 

Sigorta şirketi araç değer kaybı ödemesini reddederse, hak kaybına uğramamak için belirli adımları takip etmek gerekir. Bunun içinde öncelikli olarak, sigorta şirketinin red kararını yazılı olarak talep edilmeli ve kararın gerekçesini dikkatli şekilde  incelenmeli. Sonrasında ise eksik belgeleri tamamlayarak veya yanlış değerlendirmeleri düzelterek tekrar başvuruda bulunabilirsiniz. Eğer sigorta şirketi taleplerinizi tekrar reddederse veya talebinize cevap vermezse, Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru yaparak, sigorta şirketleriyle yaşanan uyuşmazlıklar ortadan kaldırabilirsiniz.

Av. Cem Baş

Avukat Cem Baş; Araç Değer Kaybı alanında uzmanlık kazanmış olup, İş Hukuku, Ticaret Hukuku, İdare Hukuku, Ceza Hukuku ve Vergi Hukuku alanlarında hizmet vermektedir.

Adlı Süreçler İçin İletişime Geçebilirsiniz

0552 231 60 24